14 KASIM DÜNYA DİYABET GÜNÜ
14 Kasım tarihi 1921 yılında
insülini bulan Frederick Banting’in doğum günü olması sebebiyle Dünya Sağlık
Örgütü ve Uluslararası Diyabet Federasyonu önerileri ile 1991 yılından itibaren
‘’14 Kasım Dünya Diyabet Günü’’ olarak kutlanmaktadır.
Diabetes Mellitus, halk arasında
bilinen adıyla şeker hastalığı vücudumuzdaki pankreas adlı salgı bezinin
yeterli miktarda insülin hormonu üretememesi ya da ürettiği insülin hormonunun kullanamaması
durumunda görülmektedir. Gün içerisinde tüketilen özellikle karbonhidratlı
besinlerden elde edilen glikoz kullanılamaz ve kan şekeri yükselir
(hiperglisemi).
Diyabetes Mellitus tanısı Açlık
Kan Şekeri (AKŞ) ölçümü, Glikozillenmiş Hemoglobin Değeri (HbA1c) veya Oral
Glikoz Tolerans Testi (OGTT) ile konulur. Sağlıklı bir bireyde kan şeker düzeyi
açlık halinde 120 mg/dL’i ; tokluk halinde ise 140 mg/dL’nin üzerine çıkmaz. Bu
değerlerin üzerinde elde edilen ölçümler diyabet varlığını göstermektedir.
OGTT’de ise glikozdan zengin sıvı alındıktan sonraki 2. saatte kan şekeri
değeri 200 mg/dL’den yüksek ise diyabet varlığını göstermektedir.
Diyabetes Mellitus’un görülen en
yaygın tipleri ise Tip-1, Tip-2 ve Gestasyonel (Hamilelik dönemi) Diyabettir.
TİP-1 Diyabet
Pankreasta bulunan ve insülin
üreten beta hücrelerinin kişinin bağışıklık sistemince zedelenmesi sonucu
insülin yetersizliği durumu sonucu hastanın ömür boyu insülin hormonunu
dışarıdan almasının gerektiği tiptir. İnsüline Bağımlı Diyabet olarak da
adlandırılan bu durum çoğunlukla genç yaşta görülmektedir.
TİP-2 Diyabet
Çoğunlukla 40 yaş ve üzeri
kişilerde görülen bu durum Pankreasın yeterli miktarda insülin salgılayamaması
ya da salgılanan insülinin yeterli miktarda kullanılamaması nedeniyle kan
şekerinin yükselmesidir.
Gestasyonel Diyabet
Gebelik öncesi yeterli insülin
salgılabilen pankreas, gebeliğin ilerlemesiyle birlikte yeterli insülin
salgılayamayan bir hale gelebilir. Bu nedenle kişinin gebelik öncesi diyabet
belirtisi olmamasına rağmen gebelik süresinde kan şekeri yüksekliğinin
görüldüğü durumdur.
Diyabetes Mellitus’a Bağlı Gelişen Komplikasyonlar
Hipoglisemi (Düşük Kan
Şekeri): Çok fazla insülin, çok fazla egzersiz ya da yetersiz beslenmeye
bağlı olarak kan şekerinin düşmesi durumudur. Hafif şiddetten ağır şiddete
doğru belirtileri:
-
Açlık
-
Titreme
-
Terleme
-
Çarpıntı
-
Baş ağrısı
-
Karın ağrısı
-
Bulanık görme
-
Sinirlilik
-
Konuşma güçlüğü
-
Bilinç kaybı
Hipoglisemi; şekerli meyve suyu,
kesme veya toz şeker tüketimiyle hızla düzelir.
Kardiyovasküler Hastalıklar:
Diyabetli kişilerde kalp ve dolaşım hastalıkları görülme olasılığı artmaktadır.
Retinopati (Göz hasarı):
Yetişkinlikteki görme problemlerinin önde gelen sebebi diyabettir.
Nefropati (Böbrek hasarı):
Kontrolsüz diyabet sonucunda hastalarda diyaliz ve/veya böbrek nakli gereken
ciddi durumlar oluşabilmektedir.
Nöropati (Sinir hasarı):
Diyabetli kişilerde çoğunlukla bacak ve ayaklarda his kaybıyla kendini belli
eden durum ayak yarası ve bacak kesilmesi (ampütasyon) ile
sonuçlanabilmektedir.
Diyabetes Mellitus Tedavisi
Düzenli olarak kontrollerinizi
yaptırarak alanında yetkin hekim tarafından ihtiyaç olunan ilaç/insülin
tedavisi ve diyetisyen tarafından oluşturulmuş olan kişiye özel diyabetik
beslenme tedavisi ile yaşam tarzı değişikliğiniz sizin sağlıklı günler
yaşamanızı sağlayacaktır.
Diyetisyen Filiz BEYCAN